Sürücü Kursu Skandalı: 750 TL’ye Muayenesiz Rapor!

Türkiye, e-imza ve sahte diploma skandallarının ardından bu kez Küçükçekmece’de patlak veren sürücü kursu rezaletiyle çalkalanıyor. İddiaya göre Özdamla ve Altancan Sürücü Kursları, ehliyet almak isteyenlere 750 TL karşılığında muayene yapılmadan sağlık raporu düzenledi. Resmi belgede sahtecilik suçlamasıyla savcılığın radarına giren olay, kursların eğitim süreçlerindeki güvenlik ihlallerini de gündeme taşıdı.

750 TL’ye “Sağlıklısın” Damgası

7 Mart 2025’te Altancan Sürücü Kursu’na kayıt olan bir kursiyerin şikâyetiyle ortaya çıkan olayda, kurs yetkililerinin “Hiçbir yere gitmene gerek yok, raporu biz hallederiz” teklifi dikkat çekti. Kursiyer, sürecin bir güncelleme işlemi olduğunu sanarak kabul ettiğini, ancak başka bir kurumdan aldığı bilgiyle bunun resmi belgede sahtecilik olduğunu anladığını belirtti.

Sunulan banka dekontları, WhatsApp yazışmaları ve e-Nabız çıktıları skandalı belgeledi. Raporun, kursiyerin hiç tanımadığı Dr. Harun Kaya adına düzenlenmesi, e-imza suistimali iddialarını gündeme getirdi. Kursiyer, iade talebinin alaycı şekilde reddedildiğini ve “sınav ücretini karşılamayı” teklif ettiklerini aktararak bu yolla suça ortak olmak istemediğini söyledi.

Eğitimde Güvenlik İhlalleri

Milli Eğitim Bakanlığı’na sunulan dilekçede, rapor skandalının yanı sıra kurslardaki güvenlik zaafları da yer aldı. 27-28 Haziran 2025 tarihlerinde yaşanan ihlaller şunlar:

• Tek eğitmenle, eksik ekipmanlı üç öğrenci trafiğe çıkarıldı.

• Okul çıkış saatlerinde güvenlik önlemi alınmadan eğitim yapıldı.

• Motor ve araçlar, eğitmenin kişisel işleri için yol kenarına bırakıldı.

• Komisyonun gözü önünde kasksız motor sürüşü yapıldı.

Dilekçede, okul içi ve dış parkur kamera kayıtlarının incelenmesiyle ihlallerin netleşeceği vurgulandı. Kursiyer, müfettiş incelemesinin yetersiz olduğunu ve polis soruşturmasında kamera kayıtlarının araştırılmadığını iddia etti.

Savcılık Harekete Geçti

Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, iki sürücü kursu hakkında soruşturma başlattı. İddialar sadece sahte raporlarla sınırlı değil; eğitim güvenliği konusundaki ihlaller de dosyada. Kursiyerin beyanına göre, detaylı bir soruşturma yüzlerce kişiyi kapsayan bir sahte rapor şebekesini açığa çıkarabilir.

Güven Krizi Derinleşiyor

Sahte sağlık raporları, yalnızca bireysel bir suç değil; aynı zamanda trafik güvenliğini tehdit eden ciddi bir risk. Milli Eğitim Bakanlığı ve savcılık, iddiaları şeffaf biçimde soruşturmakla yükümlü. Kamuoyu, sürücü kursu sistemine olan güvenin yeniden tesis edilmesini bekliyor.
Küçükçekmece’deki bu olay, ehliyet sürecinde denetim eksikliğinin ve suistimallerin vahim boyutlarını ortaya koyuyor. Sizce bu skandalın ardından denetim mekanizmaları güçlenecek mi? Görüşlerinizi paylaşın.